• Online Randevu İçin Tıklayınız
  • Pazartesi – Cuma: 09.00 – 18.00

Blog

Anasayfa Blog

Arabuluculuk Nedir ?

Arabuluculuk, tarafların içinde bulundukları uyuşmazlığı tarafsız bir üçüncü kişi yardımı ile mahkemeye gitmeden veya mahkeme yönlendirmesiyle çözmelerinde yararlanabilecekleri bir yöntemdir. Türkiye'de ise arabuluculuk, 22.06.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu (HUAK) ile bir alternatif uyuşmazlık çözüm yolu olarak uygulanmaya başlanmıştır. Bu Kanunla yeni bir serbest meslek ihdas edilmiş olup arabuluculuk mesleğini icra edecek kişiler "arabulucu" unvanını kullanabilecektir. Bu sayede taraflar, eğitimli bir arabulucu eşliğinde kendilerini rahatça ifade edebilir. Arabuluculuk tarafların kendi çözümlerini bulmalarına yardımcı olan kolaylaştırıcı arabuluculuk (facilitative mediation) şeklinde olabileceği gibi, bazı durumlarda arabulucunun uygun bir çözüme dair önerilerde bulunabileceği değerlendirici arabuluculuk (evaluative mediation) şeklinde de gerçekleşebilir. Aile Arabulucuları ise temel arabuluculuk eğitiminden farklı olarak üst düzeyde bir eğitimden geçerek tarafları anlayan ve çözümü kendilerinin bulmalarına yardımcı olan tarafsız ve bağımsız 3. bir kişidir.

KİMLER ARABULUCULUK YAPABİLİR?

6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu madde 20-22’ye göre Hukuk fakültesi mezunu olup meslekte beş yılını doldurmuş olan, arabuluculuk faaliyeti ile ilgili temel bilgileri, iletişim teknikleri, müzakere ve uyuşmazlık yöntemleri ve davranış psikolojisi ile teorik ve pratik bilgileri içeren eğitimi tamamlayan ve bakanlıkça yapılan yazılı sınavda başarılı olan arabuluculuk siciline kayıtlı kişilerce yapılır. Arabulucu kişi görevini şahsen, tarafsız ve eşit yerine getirmelidir. Arabulucu sıfatı ile görev alan bir avukat, daha sonra tarafların açtığı davada taraflardan birinin avukatı olarak davada bulunamaz.

AİLE HUKUKUNDA ARABULUCULUK NEDİR?

AİLE HUKUKUNDA ARABULUCULUK NEDİR?

Amerika Birleşik Devletleri’nde sıkça kullanılan boşanma arabuluculuğu teriminin yerine Avrupa’da aile arabuluculuğu terimi tercih edilmektedir. Bunun sebebi aile arabuluculuğunun ebeveynlere olduğu kadar çocuklara da yardımcı olmak istemesi ve buna ek olarak günümüzde birçok insanın evlilik dışı yaşamı tercih etmesidir. Evli olmayan çiftlerin ve birlikte yaşayanların ise “boşanma arabuluculuğuna” ihtiyaç duymayacakları açıktır. Bu sebeple aile konusu üzerinde durulması önemlidir çünkü bu sayede çocuklar da birlikteliğe dahil edilebilmektedir. Aile arabuluculuğu ile benimsenmek istenen asıl amaç elbette ki çocuğun yüksek menfaatidir.

Sürecin sağlamlığını ve süreçte yer alanları korumak amacıyla arabuluculuğun dayandığı bazı ilkeler ve sınırlar vardır. Bu ilkeler ve sınırlar, profesyonel arabulucular ile aile ve dostların yaptığı arabuluculuk arasındaki farkı ortaya koymaktadır. Profesyonel olan arabulucular yer, zaman ve kişisel güvenlik sınırları içerisinde hareket ederler. Yapılacak toplantılar taraflardan bağımsız tarafsız bir yerde gerçekleşirken her bir oturum için zaman sınırlaması belirlenir. Bu sayede katılımcılar oturuma ve sorunlarına daha iyi odaklanabilir. Aynı zamanda arabuluculuk ilkeleri katılımcılar ve çocukları için güvenlik sağlar. Arabuluculuk sırasında görüşülenler ne taraflarca ne de arabulucu tarafından açıklanabilir. Bu anlamda gizli ve kişiye özeldir. Arabuluculuk sürecinin olumsuz sonuçlanması durumunda elde edilen bilgi ve belgeler daha sonra açılması muhtemel bir davada delil olarak kullanılamaz. Arabulucunun tarafları bağlayıcı şekilde bir karar verme yetkisi de yoktur ve taraflar arasındaki uyuşmazlığı çözen arabulucu değildir. Arabuluculuk, tarafların anlaşması ve iknaya dayalı bir usûl ve tarafların çözüme ulaşabilmek için karşılıklı fikir alışverişi yapmalarını sağlayan bir süreçtir. Taraflar arabulucuya gitmeye zorlanamazlar ve arabuluculuk sürecine kendileri katılabileceği gibi bu süreçte avukatları aracılığıyla kendilerini temsil ettirebilirler. Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 1’inci maddesi ile arabuluculuk yönteminin uygulanabileceği uyuşmazlıkların çerçevesi çizilmiştir. Kanun’un 1’inci maddesi uyarınca, arabuluculuk yoluyla çözüme ulaştırılabilecek uyuşmazlıkların içine sadece yabancılık unsuru taşıyanlar da dahil olmak üzere tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri iş veya işlemlerden doğan özel hukuk uyuşmazlıkları girmektedir. Maddenin son cümlesi ile aile içi şiddet iddiasını içeren uyuşmazlıklar da arabuluculuk kapsamı dışına çıkarılmıştır.

AİLE HUKUKUNDA ARABULUCULUK HAKKINDAKİ GÖRÜŞLER

Türkiye'de aile hukukuna sıkça konu olan kadına yönelik şiddetin,6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun ve İstanbul Sözleşmesi başta olmak üzere ilgili başka düzenlemelerle önlenmesi amaçlanmıştır. İstanbul Sözleşmesi’nin 48/1. Maddesi “Taraf devletler, Sözleşme kapsamındaki şiddet eylemlerinde arabuluculuk ve uzlaştırma da dahil, zorunlu alternatif uyuşmazlık çözüm süreçlerini yasaklamak üzere, gerekli hukuki veya diğer önlemleri alacaklardır” demek üzere, şiddet içeren uyuşmazlıklarda zorunlu alternatif uyuşmazlık çözüm yolları yasağını getirmiştir. Bu bağlamda Kadın hakları alanında çalışanlar İstanbul Sözleşmesi'ni "Altın Kılavuz" olarak isimlendirmektedir. Söz konusu metin, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 90/5 maddesine göre, kanun hükmünde olan uluslararası bir sözleşme olup hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesine başvurulamaz. İstanbul Sözleşmesi aynı zamanda taraf olan devletlere, kadına yönelik erkek şiddetinin önlenmesi amacıyla politikalar oluşturma zorunluluğunu da getirmektedir.

Aynı zamanda 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu'nun 1/2 maddesinde "Aile içi şiddet iddiasını içeren uyuşmazlıklar arabuluculuğa elverişli değildir" ifadesi de yer almaktadır. Bu ifade ile birlikte aile içi şiddet içeren durumlarda arabuluculuğun önü kapatılmış olmaktadır. Her ne kadar davaların sonuçlanma süresinin arabuluculukla birlikte düşürülmesi ve yükün hafiflemesi hedeflense de Aile hukukunda arabuluculuğun tartışmaya açık bir konu olduğu oldukça açıktır. Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı Kurucularından Avukat Arabulucu Canan Arın “Hükümetin temel amacı boşanmaları zorlaştırmak. Dava süresini mümkün olduğu kadar uzatarak insanları canlarından bezdiriyor ve arabulucuya yönlendiriyorlar” diyor. Ancak ticari uyuşmazlıklar ve aile hukukunda mal rejimleri söz konusu olduğunda arabuluculuktan yana bir tavır sergiliyor. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Temsilcisi Gülsüm Kav ise, arabuluculuk sisteminin sağlıklı ilerleyebilmesi için tarafların herhangi bir baskı altında olmaması gerektiğini vurgulayıp, arabuluculuğun gönüllülük ve eşitlik ilkesine uygun bir biçimde uygulanmasına dikkat çekiyor. Öte yandan İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi bu konu hakkında Aile hukukunda arabuluculuk uygulamasının aile içi şiddeti göz ardı ettiği düşüncesini paylaşıyor. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'na göre 2022 yılında 398, içinde bulunduğumuz 2023 yılında ise 107 kadının şiddet sebebiyle öldürüldüğü gerçeği göz önüne alındığında kadının güvenliğinin sağlanması konusu oldukça önemlidir.

KAYNAKÇA


1) AKKAYA, Tolga (Nisan 2014), “Boşanma Davasında Alınabilecek Geçici Hukuki Korumalar veya Hâkimin Müdahalesi Yoluyla Çocuğun Korunması Kapsamında Zorunlu Arabuluculuk ve Boşanma Süreci (Aile) Danışmanlığı”, Ankara Barosu Dergisi
2) AYBAY, Rona (2007) “Uluslararası Antlaşmaların Türk Hukukunda Yeri”, TBB Dergisi, S:70
3) BOZDAĞ, Gonca Gülfem (2016) “Arabuluculuk ve Arabuluculuğun Ebeveynler Arasındaki Uluslararası İhtilaflarda Uygulanabilirliği”, Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi
4) KEKEÇ, Elif Kısmet (Kasım 2011), “Arabuluculuk Yoluyla Uyuşmazlık Çözümünde Temel Aşamalar ve Taktikler”
5) PARKINSON, Lisa (1997), “Family Mediation”, (Sorumlu Editör: Av. Arabulucu Yonca Fatma YÜCEL)
6) SARISÖZEN, Serhat (2011), “Uyuşmazlıkların Alternatif Çözüm Yolları Işığında Avukatlık Hukukunda Uzlaştırma”, Yetkin Yayınları, Ankara
7) TANRIVER, Süha (2006) “Hukuk Uyuşmazlıkları Bağlamında Alternatif Uyuşmazlık Çözüm Yolları ve Özellikle Arabuluculuk”, Türkiye Barolar Birliği Dergisi, S. 64
8) UYUMAZ Alper & ERDOĞAN Kemal (2015) “Aile Hukukundan Doğan Uyuşmazlıkların Alternatif Çözüm Yolları”, D.E.Ü. Hukuk Fakültesi Dergisi, C:17, S:1